Newton'un sorunlu kavramı: Uzaktan etki prensibi
- Derya Gürses Tarbuck'ın BirGün'de yayınlanan yazısı üzerine bir yorum.
Newton'un tanımladığı "evrensel çekim gücü" diye bir saçmalık var. Newton'a göre tanrı doğayı bölünemez madde birimleri olarak yaratmıştır. Bu madde birimleri de birbirlerini çekerler. Nasıl çekerler, uzaktan zaman geçmeden mesafeleri kat ederek çekerler.
Bu absürd bir tanım. Newton doğa üstü, süpernatürel, okült, absürt, saçma, gülünç bir tanım yapmış ve bu tanımı güçlü bir propaganda ile bütün dünyaya kabul ettirmiş.
Derya Gürses Newton'un çağdaşlarının, yani bilimsel düşünen çağdaşlarının, Newton'un bu okült güç tanımını nasıl eleştirdikleri hakkında çeşitli örnekler vermiş. Newton bir karşı devrimcidir ve Bilimsel Devrim diye bilinen süreci geri çevirmiştir. Newton, "çekim gücü" adı altında skolastik "aktif madde" kavramını canlandırmıştır. Newton, maddeyi hem aktif hem de akıllı olarak tanımlıyor. Newton'un dediğine göre, Tanrı, Newton'un uydurduğu yasalar işlesin diye dünyayı bölünemez madde birimleri olarak yaratmış. Bu bölünemez madde birimlerinin her biri uzaktaki her maddenin uzaklığını biliyor ve anında o maddeye ne kadar güç uygulaması gerektiğini hesaplıyor ve bu gücü uyguluyor! Dünyadaki her madde her an dünyadaki bütün maddelere bu akıllı gücü üstelik aradaki mesafeyi zaman geçmeden kat ederek uyguluyor. Ve bu fantistik masala kendilerine "fizikçi" diyen insanlar inanıyorlar. Neden inanıyorlar? Onlar da biliyor bu gravity denen şeyin absürd olduğunu ama Newton'un uydurduğu propagandayı tekrarlıyorlar, diyorlar ki, "biz bu gücü kullanarak yörüngeleri hesaplıyoruz ve doğru sonuçlar alıyoruz öyleyse bu gücün ne kadar saçma olduğu bizi ilgilendirmez."
Hayır. Bu skolastik ve tarikatçı düşünme tarzıdır. Önce tarikat şeyhi Newton'a inanırsın ve ondan sonra Newton'un her dediği şeyi ne kadar saçma olursa olsun doğaya dayatmaya çalışırsın. Skolastiklik bu demektir zaten.
Newton ve Newtoncular yörüngeleri hesaplamak için "Newton'un yasalarını" kullanmazlar. Onlar da herkes gibi Kepler Kuralı'nı kullanırlar ama Kepler Kuralı'nı Newtoncu marka terimlerle markalamışlardır. Bildiğiniz sahtekarlık yani.
Yörünge hesaplamak için herkes aynı orantıyı kullanmak zorunda yani \(R^3\propto T^2\) orantısını fakat Newtoncular bu orantıyı \(GM/4\pi^2 = R^3/T^2\) olarak yazıyorlar ve Newtonun dinamik yasaları ile yörünge hesapladıklarını söylüyorlar. Hayır, bir orantıda istediğiniz herhangi bir sabit terimi kullanabilirsiniz, yani, \(GM/4\pi^2\) yerine, \(R_0^3/T_0^2\) kullanabilirsiniz ve yine aynı sonuçları alırsınız çünkü zaten \(GM/4\pi^2=R_0^3/T_0^2\). Ama bu Newtoncu aldatmaca yüzyıllardır devam ettiği için artık insanlar yörüngelerin Newtoncu ve dinamik olduğuna inanıyor. İnanmaya da devam edecekler. Newtoncu tarikatın yüzyıllar boyu devam edip gideceğini düşünüyorum çünkü eğitime de işlemiştir ve gizli bir dindir. Newtonculuk tarikatı inanç temelli bir doğa dinidir.
Uzaktan etki ilkesini eleştirenler, evet, mekanik dünya açısından bakıldığında, arada bir aracı medya, aracı bir madde, olması gerektiğini söylemişler. Ama uzaktan etkileşimi doğa üstü ve absürd yapan aracısız etkileşim yapabilmesi değil, zaman geçmeden mesafe katedebilmesidir.
Newton'un tanımladığı "evrensel" çekim gücü mesafeleri zaman geçmeden kat edip diğer maddeleri hareket ettirebilmektedir. Bu da doğa üstü bir özelliktir ve doğada yoktur.
Mekanik dünya varsayımını kabul ediyorsak, hiçbir etkenin zaman geçmeden etki edemeyeceğini kabul ediyoruz demektir. Newtoncu çekim gücü (gravity) zaman geçmeden etki eden bir etken olarak tanımlanmıştır, öyleyse, Newtoncu çekim gücü doğada yoktur.
Newtoncu çekim gücünü inkar etmek için temel ilkemiz bu olmalıdır.
Ama bir fizikçi çıkıp da "ama ben Newtoncu okült gücü kullanarak yörüngeleri doğru olarak hesaplıyorum öyleyse bu güç saçma da olsa doğada vardır" diyorsa Newtoncu tarikatın bir üyesi olarak yalan söylüyordur ve bizi aldatmak istiyordur. Doğada olmayan bir etkeni kullanarak yörünge hesaplayamazsınız.
Zaten, Newton'un yaptığı yörünge hesaplarına bakınca bunu açıkca görüyoruz. Newton Kepler Kuralı'nı kullanmıştır. Açık ve net.
Bugün "Newton Mekaniği" denen şey Kepler Kuralı'nın Newtoncu marka terimlerle markalaştırılmış halidir. Özünde Kepler Kuralı dediğimiz orantıyı kullanmaktadır. Orantının sabitini markalaştırsanız bile yine aynı orantıyı kullanmak zorundasınız. Bu Newtoncu sahtekarlığa artık bir son vermemiz gerekmektedir.